Restoran “Lago dei Saliciˮ: MEIKO ile mümkün kılınan 1.700 misafir kapasitesi

Bizi son derece sıcak bir şekilde karşılayan Bay Giovanni, bize Restoran “Lago de Saliciˮnin kökenlerinden ve MEIKO ile yaptıkları işbirliğinden bahsetti.

Tipik bir Piyemonte mekanı olan restoran, Kuzey İtalya'daki en büyük doğa parklarından birinde yer alıyor ve toplamda 120.000 metrekarelik bir alana sahip. “Lago de Saliciˮ, 1995 yılında 120 misafir kapasitesi ile hizmet vermeye başlamış. Bunun bir yıl sonrasında, işletme yönetimi yemek salonlarının artırılması yönünde bir karar almış. Restoran günümüz itibariyle 1.700 misafir kapasitesiyle çalışıyor ve etkinlik ve düğün alanında uzmanlaşmış durumda.

Bay Giovanni, menülerindeki en gözde yemeğin Castelmagno sosuyla birlikte servis edilen Piyemonte Sığır Eti (carne fassona albese) olduğunu ifade ediyor. Gerçek bir lezzet şöleni! Piyemonte'nin bu tipik damak lezzetlerinin ününü daha önce duymuş olmanız mümkün.

Fassona ifadesi, yalnızca Piyemento'da yetişen bölgesel Piyemento sığırına ait bir biftek türü için kullanılıyor. Bu biftek, hem az yağlı, hem de son derece yumuşak olması ile tanınıyor. Castelmagno ise güçlü bir kokuya sahip, yarı sert yapıda, mavi küflü bir peynir. Piyemento'ya ait bir kadeh Barolo şarabı ile büyük uyum sağlayan iki güçlü aromadan bahsediyoruz.

Elbette ki, emek gerektiren yemekler, gösterişli bir mutfak ve 1.700 misafirlik kapasite, %100 verimle çalışan bir bulaşıkhane gerektiriyor. Bay Herr Giovanni, tencere, tava ve çatal-bıçakların daha önce kullandıkları bulaşık makinesinden hiçbir zaman tamamen temiz şekilde çıkmadığını dile getiriyor. Neredeyse her seferinde, yıkama öncesinde ve sonrasında elle temizleme yapılması ihtiyacı doğuyormuş.

Bu durum, bir yandan kötü yıkama sonuçlarından şikayet eden restoran işletmecilerinde memnuniyetsizliğe yol açarken, diğer yandan da tüketim ve operasyonel maliyetlerin artmasına yol açmaktaymış. Daha da ötesinde, harcanan fazladan efor çalışanlarda sırt ağrılarına ve yıkama uğraşı sona erdiğinde ciddi bir yorgunluğa neden olmaktaymış.

Hem yaşanan bu sorunlar, hem de restoranın kalite düzeyini çevre dostu bir çözümle yükseltme isteği, işletmecileri ihtiyaçlarını tamamen karşılayacak yeni bir marka arayışına itmiş. Bu süreç, onları MEIKO'ya yöneltmiş: Bu bir ilk görüşte aşk hikayesi!